” Doktor Dokunuşu ” hasta- hekim ilişkisinin temelinde yatan dönüştürücü ve üstün bir ritüeldir. Bize insan elinin gücünü gösterir. Böyle basit bir yöntemle, duyuların kullanılarak, bedeni muayene etme yetisi, aslında yeni bir yöntemdir.
Perküsyon ( elle vurarak muayene ), Avusturyalı hekim Leopold Auenbrugger’in bulduğu bir yöntem…
Auenbrugger, 1761 yılında 95 sayfalık bir medikal tanı kitabı yayımlamıştır. Inventum Novum ( yeni buluş ) kitabında, perküsyonla ilgili bütün bildiklerini anlatmıştır.
Leopold Auenbrugger’in hikâyesi ise oldukça ilginçtir. Auenbrugger, bir hancının oğludur. Babası, içki küpleri ve fıçılarının dolu olup olmadığını anlamak için kenarlarına hafifçe vuruyor ve çıkardıkları seslere göre boş ya da dolu olduğunu anlayabiliyordu. Auenbrugger, bu yöntemi ilk önce akciğer muayenesinde kullanmaya başladı. Daha sonra da yaygınlaştırarak, bu yöntemle bedenin iç bölümlerinde neler olup bittiğini anlamaya çalıştı. Başlangıçta tıp topluluğu, bu yöntemi yadırgadı ve kullanmadı. Birçok meslektaşı da onu kınadı.
Ancak perküsyon yöntemi, bugün hâlâ kullanılan, genel fizik bakının ( muayenenin ) dört ana yönteminden biridir. Bu yöntemler, inspeksiyon, palpasyon, perküsyon, oskültasyon, yani gözle bakma, elle yoklama, parmakla darbe yapma ve kulakla vücüt seslerini dinleme olup, dokunuşun gücüdür.